Araştırma-Tarih

  • 30 Haz

    Hayvanlardan Tanrılara Sapiens

    Yuval Noah Harari

    Daha önce de yazmış idim. Ünlü çizgi roman kahramanı TinTin’in kadrosunda ikiz olan Belçikalı polislerin isimleri Dupont ve Dupont’dur. Onlar Düpon T ve Düpon D diye anılırlar.
    En bariz özellikleri; biri bir cevher yumurtladığında örneğin, Dupont “İngiltere’de trafik galiba soldan” Dupont “Ben daha da ileri giderek diyeceğim ki, İngiltere’de trafik galiba soldan” der.

    Sizlere 3 yıl önce Jared Diamond’un “Tüfek, Mikrop, Çelik” isimli kitabının özetini sunmuş idik.

    Şimdi de Diamond’un kalfası Yuval Harrari’nin Sapiens “A Brief History of Humankind” isimli kitabının özetini sunuyoruz.”Sapiens” tıpkı “Tüfek, Mikrop, Çelik” gibi yayınlandığı her ülkede geniş bir ilgi yarattı.
    Diamond dünya çapında bir antropolog, Harrari ise İsrail’de Jerusalem Üniversitesinde göreceli olarak genç bir tarih profesörü, iki kitapta kökenlerimiz konusunda hem fikir ve birbirini çok güzel tamamlayan nitelikte.

    Özeti okuyan pek çoğunuzun Türkçesi de mevcut olan “Sapiens” ve “Tüfek, Mikrop, Çelik”i edinip bir solukta okuyacağınızdan hiçbir şüphem yok.

    En içten sevgi ve saygılarımla
    Uğur Yüce

    Kitap hakkında daha fazla bilgi için: Kolektif Kitap

     

     

  • 28 Haz

    Yol Ayrımındaki Türkiye – Son Söz Yerine Ne Yapmalı

    Selçuk R. Şirin

    Beni tanıyanlar bilir, her 5 senede bir önüme yeni hedefler koyarım. Geçmişe baktığımda hedeflere ulaşma konusunda hayli başarılı olduğumu görüyorum. Tabii bunun bir sırrı ciddi çalışma ise, bir diğeri de gerçekçi ve ulaşılabilir hedefler koyduğum içindir. Kendi durumunu ve kapasitesini doğru teşhis ve tespit ile yola çıkmak ise bunun olmaz ise olmazlarından birisi.

    Bu önümüzdeki yıl benim yeni hedefler yılım. Tam bir yıldır düşünüyorum. Peki benim siyaset yorgunu sevgili ülkem için durum nedir?

    Hükümet programı beni hayal kırıklığına uğrattı. Bu program mevcudu nasıl iyileştirilebiliriz programı? Peki biz mevcuttan mutlu muyuz? Daha da ötesi hangi mevcuttan yola çıkıyoruz? Ne tür sıçrama tramplenlerimiz olacak?

    Muasır medeniyetler seviyesini aşacağız da muasır medeniyetler yerinde durmuyor ki ilerliyor ve gelişiyor.

    Peki biz çağı nasıl yakalayacağız? Şampiyonlar Ligi’nde sürekli bir takım haline nasıl ve ne zaman geleceğiz? Lütfü Elvan’ın Başbakan Yardımcısı, Cevdet Yılmaz’ın Kalkınma Bakanı, Kemal Madenoğlu’nun Başbakanlık müsteşarı, Cavit Dağdaş’ın Hazine Müsteşarı oldukları bir devirde ben açıkçası çok daha yaratıcı ve yenilikçi bir program bekliyordum.

    Ne ise;

    En azından doğru ve sağlıklı tespitler ve akılcıl öneriler açısından sizlere iki çok değerli kitaptan bölümler seçtim.

    Birincisi; Sn. Selçuk Şirin’in “ Yol Ayrımında Türkiye” isimli kitabından bir nevi derleme.Derleme dememin nedeni kitap, makale ve köşe yazılarından oluşuyor. Biz onları tek bir metin haline getirdik. Ayrıca yazarın geniş toleransına sığınarak bazı istatistik sonuçlarını dip notları olarak güncelledik.

    İkincisi, Sn. Fikret Yücel’in TTGV yayınlarında bu ay elime ulaşan çok değerli kitabının final bölümü “son söz yerine ne yapmalı?” doğru tespit, doğru teşhis, doğru tedavi.

    En içten sevgi ve saygılarımlar,
    Uğur Yüce

    Kitap hakkında daha fazla bilgi için: Doğan Kitap

     

     

  • 06 Haz

    21. Yüzyılda Sermaye

    Thomas Piketty

    Chrystia Freeland’ın “Plutocrats“ı ile Joseph Stiglitz’in “The Price of İnequality”sinden sonra Piketty’nin “Capital in the 21 the century” isimli kitabı Fransa’da geçen yıl yayınlandığında Avrupa (en azından fransızca konuşan ülkeler) kitaba pek fazla değer vermediler. Piketty’nin çalışması başındaki Karl Mark’sı çağrıştıran Capital adı ve pek de özgün bulunmayan önerileri itibari ile hatta bir miktar aşağılandı.

    Kitap iki üç ay önce Amerika’da İngilizcesi yayınlandığında olay oldu. Amazon ve tüm kitap evlerinde tükendi. Baskı üzerine yeni baskılar yaptı. Amerika’da 1 ay boyunca en çok konuşulan olaylardan birisi Piketty ve kitabı idi.

    Bu Fransa’da Seuil yayınları ile Amerika’daki Harvard Üniversity Press farkı olabilir mi? Ciddi şüphelerim var. Ama yine de kitabı edinmek ve okumak şart olmuştu.

    Sevgili Ertuğrul Özkök ‘e de bir vesile ile söylediğim gibi,

    1. 200 sayfada çok rahat anlatılabilecek bir konuyu notları dâhil 674 sayfa yazdığı için,
    2. Sadece giriş bölümü (Introduction) 35 sayfa olduğu için,
    3. Şimdiye kadar bu alanda yazılmış ve söylenmiş olanların dışında pek yeni bir şey söylemediği için,
    4. Önerisinin uygulanabilirliği konusunda ciddi şüphelerim olduğu için,
    5. Kitabın tümünü ekonomi okumuş olanlara üç dört paragrafta özetlemek mümkün olduğu için kitabı sevemedim.

    Ama kitabı ve konusunu merak eden ve ekonomi tahsil etmemiş pek çok genç okuru düşünerek bu konuda bir araştırma yaptım. Okuduğum yorum ve tahliller arasında en kompact ve öğretici olarak “Capital in the 21 the Century” nın A.D. Thibeault tarafından hazırlanan Executive Summary’sini (yönetici özetini) buldum. Tabii ki bir miktar elden geçirip bir miktarda grafik ekledik.

    Piketty’nin kitabının hem tüm özünü veriyor, hem de konuyu günlük lisan ile çok net anlatıyor.

    Dünya’nın önünde karbon emisyonundan sonra gelen en büyük tehlike olduğuna hiç şüphe olmayan bu gelir dengesizliğinin nasıl giderilebileceğine dair tüm ülkelerin ve / veya Birleşmiş Milletlerin bir çözüm arayışına girmeleri kaçınılmazdır.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

    Kitap hakkında daha fazla bilgi için: İş Bankası Kültür Yayınları

     

     

  • 05 Haz

    Ulusların Düşüşü – Güç, Refah ve Yoksulluğun Kökenleri

    Daron Acemoğlu – James A. Robinson

    “Ülkeler, ilerleme yanlısı politik kurumları doğru düzgün oluşturabildiklerinde yükselirler; o kurumlar kemikleştiği veya uyum sağlayamadığı zaman ise başarısız olurlar. Güç sahipleri her zaman her yerde hükümetler üzerinde kontrol kazanma peşindedir. Kendi hırsları uğruna toplumsal kalkınmayı baltalamaktan geri durmazlar. Ya bu kişileri çoğulcu, katılımcı, kapsayıcı kurumlara sahip olan etkin bir demokrasiyle denetlersiniz ya da ulusunuzun çöküşünü seyredersiniz.”

    “Ulusların Düşüşü” “Güç, Zenginlik ve Yoksulluğun Kökenleri”

    Türkçesi 440 sayfa olan, referansları ile 496 sayfalık bu kitabı 25 – 30 sayfaya sığdırmak mümkün mü?

    Daron Acemoğlu’nun 30 Mart 2014 tarihinde İstanbul’da olması ve pek çok gazetede kendisi ile yapılan röportajlara geniş yer verilmesi bir tesadüf olabilir mi?

    Daron Acemoğlu Ermeni kökenli olmasa yine de Türk oligarşisinin bu denli ilgisini ve övgüsünü çeker ve Cumhurbaşkanlığı ödülünü alır mıydı?

    Sn. Faruk Rasim Velioğlu’nun tercümesi ile kitabın Türkçesi 2013 Aralık’ta yayınlansa da orijinal kitap çıkalı 2 yıl oldu. Acaba 2 yılda çok şey değişti mi?

    Sn. Acemoğlu ile yapılan 30 Mart tarihli röportajdan bazı alıntıları özet ekinde sunuyorum.

    Özetin her bir satırı üzerinde durmak, dikkatle incelemek ama, son paragrafı bir başka özel dikkat ile okumak ve üzerinde çok ciddi şekilde düşünmek gerekir. Vakit bulur kitabın kendisini edinir ve okursanız tabii ki çok daha iyi olur.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

    Kitap hakkında daha fazla bilgi için: Doğan Kitap

     

     

  • 29 May

    Eşitsizliğin Bedeli

    Joseph Stiglitz

    Joseph E. Stiglitz* 3. defa ozetkitap.com sitesine girerek (Zbigniew K. Brzezinski’den sonra) bir rekora imza atıyor.

    “Globalization and It’s Discontents” (Büyük Düş Kırıklığı), “Making Globalization Work” (Küreselleştirmeye İşlerlik Kazandırmak) isimli kitaplarından sonra, “The Price of Inequality” (Eşitsizliğin Bedeli) ile bir kez daha kendini ilgi ile okutuyor.

    Stiglitz ile ilgili düşünce ve anılarımı daha evvelki iki özetin kapak yazılarında sunma fırsatım olmuştu. Burada bir kez daha tekrarlamayacağım.

    Arap Baharı ve / veya gezi olaylarında bahsettiği eşitsizliğin ağırlığının ne kadar olduğunu bu toplumsal hareketlerin Batı dünyasına ne zaman ve hangi şiddette sıçrayacağını tahmin etmenin çok güç olduğunu düşünüyorum.

    Asgari ücret açlık alt limiti, bir ailenin aylık geçimi için zorunlu asgari miktar, 100 doların satın alma gücü, Sosyal Ekonomik Destek Programları gibi pek çok faktör ülkeden ülkeye değişmektedir. Kaldı ki kapitalist sistemin varlığını koruyarak sürdürebilmesinin altında yatan en önemli unsur sürekli kendini günün koşullarına göre yenileyebilmesidir.

    Ama hiç tartışılamayacak gerçek dünyanın bu gelir dağılımı eşitsizliğini daha uzun süre sürdüremeyeceğidir. Her türlü ülke içi ve ülkeler arası çatışma bizleri bekliyor.

    Joseph Stiglitz tespitleri ve uyarıları mutlaka dikkate alınması gereken bir ekonomisttir. 20 küsur sayfayı bir nefeste okuyacağınıza eminim.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

    Kitap hakkında daha fazla bilgi için: İletişim Yayınları

     

     

  • 28 May

    Plütokratlar

    Chrystia Freeland

    2050 yıllarında dünya nüfusunun 9 milyarı aşacağı, global ısınma ile birlikte bu nüfus artışı sonucu gıdada %55, enerji’de %90, sağlıkta 00’lük açıklar oluşacağı önümüzdeki önemli sorunlar sıralamasında en üst basamaklarda duruyor.
    İnsanlık bir çığ gibi gelişen yeni teknolojiler sayesinde bunların üstesinden gelecektir. Bence dünyanın önünde insanlığı tehdit eden en önemli sorunların başında gelir eşitsizliği yatmaktadır.

    Dünya’da her yıl biraz daha (göreceli olarak) zenginin daha zengin ve fakirin daha fakir olduğu bir sürece girmiş bulunuyor.

    1900’lü yılların ilk 50-60 senesinde mutlu bir gelişme içinde olan orta sınıf gittikçe yok olmakta. İletişimin son derece geliştiği, sosyal medyanın gittikçe klasik medyanın yerini aldığı bu çağda toplum bilimciler ülkeler içi ve ülkeler arası bir çatışmaya en önemli tahrik edici unsur olarak bu gelir eşitsizliğini göstermektedirler.
    Chrystia Freeland 2000 yılında “Sale of the Century” asrın satışı isimli kitabını yayınladığında çok ses getirmiş idi. Bence size özetini sunduğumuz ve 12 yıl sonra gelen bu kitap çok daha global ve yaraya tam parmak basan bir kitap. Kafamızı kuma gömerek gerçeklerden kaçamayız.
    Okuyun.

    Bu özeti yine aynı konuyu işleyen Joseph Stiglitz’in ” The Price of İnequality ”(Eşitsizliğin Bedeli) isimli kitabının özeti izleyecek.
    Amacım ruhunuzu karartmak değildir, sadece bilincinizi ve ruhunuzu açın. “Acaba ne yapabiliriz?” diye düşünün, yeter.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

     

     

  • 20 May

    Gelecek 100 Yıl

    George Friedman

    Thomas L. Friedman Alice T. Friedman
    İsaiah Friedman Milton Friedman
    Herbert A. Friedman Joe Friedman
    Sidney Friedman Martha Friedman
    Lawrence Friedman Rilhard Elliot Friedman
    Gil Friedman Samanta Friedman
    Micheal Jan Friedman Bonnie Friedman
    Harrie Friedman Sue Friedman
    İrving S. Friedman Jack P. Friedman
    Jeffrey Friedman Morris Friedman
    Avner Friedman Andrew L. Friedman
    Kinky Friedman Manahem Friedman
    Bernard Friedman Howard Friedman
    George Friedman

    Friedman soyadlı yazarlar arasında en tercih ettiğim yazarlardan biri olmadığı gibi, mensubu ve Başkan Yardımcısı olduğu Stratfor’unda raporlarını hep ihtiyat ile okurum.
    The Next 100 Year’s Gelecek 100 Yıl – 21. Yüzyıl için Öngörüler isimli kitabını ilk çıktığında okumuş, çok uçuk bulmuş ve bir kapak mektubumda’da bu kitabı tercüme ederek özetlenmeye uygun bulmadığımı belirtmiş idim.

    Bu arada pek çoğunuz İngilizce veya Türkçe’sini edinip okudunuz bile.

    Sevgili Halit Yıldırım kitabı özetlemiş. Kıyamadım ve siteye yüklemeye karar verdim.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

    Kitap hakkında daha fazla bilgi için: Pegasus Yayınları

     

     

  • 18 May

    Arap Lobisi ve ABD Dış Politikası

    Khalil Marrar

    CIA, FBI, Yahudi lobisi, petrol ve Pentagon’dan sonra şimdide ABD’deki Arap Lobisi.

    Khalil Marrar De Paul Üniversitesi’nde Siyasal Bilimler Profesörü. İsrail- Palestin ihtilafında otorite olarak kabul ediliyor.

    Kitabı aldığımda açıkçası (petrol gelirlerinin de etkisi ile) güçlü bir Arap Lobisi bekliyor idim. Tam tersine Yahudi Lobisi’nin bir kez daha Araplar karşısında ne kadar güçlü olduğunu özeti okur iken sizlerde fark edeceksiniz.

    “Amerika’yı tanımak ve anlamak Dünya’yı daha iyi anlamak demektir” serisinde elimizde son kitap bu idi.
    Bu arada Kagan’ın “Amerika’nın Kurduğu Dünya”sı ile Bill Clinton’un “Dünyayı Değiştirenler“ini de unutmayalım.

    Arap Lobisi’nden sonra bir süre politik nitelikli kitaplardan uzaklaşıp (ülkemin okumaktan nefret eden kanaat önderleri belki okur ümidi ile*) genel kültür ve ekonomi alanına dönmeyi düşünüyorum.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

    * Hiç kimse üzerine alınmasın sözüm okumayanlarıdır.

     

     

  • 16 May

    Pentagon

    David Alexander

    Uzunca bir süre önce Türkiye’de ve Dünya’da neler olduğunu anlayabilmek için kurgulamayı anlamak gerekir. Bugün dünyanın süper gücü olan ve daha uzunca bir süre bu gücünü sürdürecek olan ABD’dir. ABD’yi anlamadan ve iyi tanımadan hiçbir şeyi doğru anlamak ve teşhis etmek mümkün değildir demiş idim; sonra devam edip bunun içinde (aynen sinema sanatının 7 boyutu gibi) bu kurgunun en büyük aktörleri olan CIA, FBI, PENTAGON gibi kurumlar ile bunların arkasındaki güçler olarak Arap Lobisi ve Petrol, Yahudi Lobisi ve Para, Silah Lobisi gibi unsurları iyi tanımak gerekir demiş idim.

    Bu konular ve kurumlar hakkında tarafsız ve dürüst yayın bulmak son derece güç. Pek çoğu para karşılığı veya düşmanlık hisleri ile yazılmış objektif olmayan kitaplar. İçlerinden kısmen tarafsız olduklarına inandıklarımı fırsat buldukça sizlere yolluyorum. Bunlardan bir tanesi de Pentagon ile ilgili “The Building A Biography Of The Pentagon” isimli David Alexander’ın yazmış olduğu kitap.

    Yazdığı şeyler doğrumu doğru ama, asıl önemli olan yazmadıkları.

    Hıncal Uluç hakemleri değerlendirirken sadece çaldığı düdüklere bakmayın, çalmadığı düdüklere bakın der. Hıncal’a kızarız o ayrı. Ama doğru söyler. Burada da yazarın yazmadıkları daha önemli. Örnek mi ?

    Geçen Hafta Time Dergisi’nde çıkan insansız uçaklar ile ilgili makale. Drones ile ilgili makaleyi ister Pentagon ile ilgili kitap özetinden önce, isterseniz sonra okuyunuz. Pentagon’u daha iyi anlamanıza büyük katkısı olacaktır. Türk Hava Kuvvetleri’nin 115 pilotunun istifa edip, sivil havacılık kurumlarına geçmiş olmasının önemini de zihninizde bir kez daha değerlendiriniz derim.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

     

     

  • 10 May

    Düşmanlar – FBI Tarihi

    Tim Weiner

    Daha önce yazmış olduğum mektuplarımda hep şunu izaha çalıştım.
    “Dünya’nın düzeni Berlin Duvarı yıkıldığından beri tek kutupludur. Bu düzeni kuran ve yürüten ABD’dir. Bu daha uzunca bir sürede böyle devam edecektir. ABD’yi iyi tanımadan ve anlamadan ne dünyada ne de Türkiye’de neler olduğunu yeterince anlamak mümkün değildir.”

    “ABD’i anlamak için onun sisteminin omurgasını oluşturan unsurları iyi anlamak ve tanımak gerekir. Bunlar (Başkan ve Bakanları, Senato ve Parlamento dışında) Pentagon, CIA, FBI, Yahudi Lobisi (para), Arap Lobisi (Petrol), Merkez Bankaları Birliği diye giden bir seri kurumlar zinciridir.” Yargıya hiç değinmiyorum çünkü her şeye rağmen ABD güçlü bir şekilde ayakta kalabiliyor ise bunu büyük çapta yargının bağımsızlığına borçludur.

    Sizinle CIA ve Yahudi Lobisi ile ilgili iki değerli kitap özetini paylaşmış idim. Şimdi de FBI ile (yine CIA kitabının yazarı Tim Weiner’ın) “Enemies” FBI isimli kitabının özetini yolluyorum.
    Özetin dahi satır aralarında yukarıda bahsettiğim yargının bağımsızlığı ilkesinin neler pahasına korunduğunun pek çok örneğini göreceksiniz.

    Arap Lobisi ve Daniel Yergin’in “The Quest” Enerji ve Güvenlik kitapları ise sırada.
    Pentagon’a dair ise bir kaç yağcı Amerikalının yazdığı yönlendirme (Public Relation) kitabı dışında ciddi bir yayın bulamıyorum.
    Yardımcı olursanız sevinirim.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

     

     

1 2 3 4 5 6