Politika

  • 18 May

    Arap Lobisi ve ABD Dış Politikası

    Khalil Marrar

    CIA, FBI, Yahudi lobisi, petrol ve Pentagon’dan sonra şimdide ABD’deki Arap Lobisi.

    Khalil Marrar De Paul Üniversitesi’nde Siyasal Bilimler Profesörü. İsrail- Palestin ihtilafında otorite olarak kabul ediliyor.

    Kitabı aldığımda açıkçası (petrol gelirlerinin de etkisi ile) güçlü bir Arap Lobisi bekliyor idim. Tam tersine Yahudi Lobisi’nin bir kez daha Araplar karşısında ne kadar güçlü olduğunu özeti okur iken sizlerde fark edeceksiniz.

    “Amerika’yı tanımak ve anlamak Dünya’yı daha iyi anlamak demektir” serisinde elimizde son kitap bu idi.
    Bu arada Kagan’ın “Amerika’nın Kurduğu Dünya”sı ile Bill Clinton’un “Dünyayı Değiştirenler“ini de unutmayalım.

    Arap Lobisi’nden sonra bir süre politik nitelikli kitaplardan uzaklaşıp (ülkemin okumaktan nefret eden kanaat önderleri belki okur ümidi ile*) genel kültür ve ekonomi alanına dönmeyi düşünüyorum.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

    * Hiç kimse üzerine alınmasın sözüm okumayanlarıdır.

     

     

  • 16 May

    Pentagon

    David Alexander

    Uzunca bir süre önce Türkiye’de ve Dünya’da neler olduğunu anlayabilmek için kurgulamayı anlamak gerekir. Bugün dünyanın süper gücü olan ve daha uzunca bir süre bu gücünü sürdürecek olan ABD’dir. ABD’yi anlamadan ve iyi tanımadan hiçbir şeyi doğru anlamak ve teşhis etmek mümkün değildir demiş idim; sonra devam edip bunun içinde (aynen sinema sanatının 7 boyutu gibi) bu kurgunun en büyük aktörleri olan CIA, FBI, PENTAGON gibi kurumlar ile bunların arkasındaki güçler olarak Arap Lobisi ve Petrol, Yahudi Lobisi ve Para, Silah Lobisi gibi unsurları iyi tanımak gerekir demiş idim.

    Bu konular ve kurumlar hakkında tarafsız ve dürüst yayın bulmak son derece güç. Pek çoğu para karşılığı veya düşmanlık hisleri ile yazılmış objektif olmayan kitaplar. İçlerinden kısmen tarafsız olduklarına inandıklarımı fırsat buldukça sizlere yolluyorum. Bunlardan bir tanesi de Pentagon ile ilgili “The Building A Biography Of The Pentagon” isimli David Alexander’ın yazmış olduğu kitap.

    Yazdığı şeyler doğrumu doğru ama, asıl önemli olan yazmadıkları.

    Hıncal Uluç hakemleri değerlendirirken sadece çaldığı düdüklere bakmayın, çalmadığı düdüklere bakın der. Hıncal’a kızarız o ayrı. Ama doğru söyler. Burada da yazarın yazmadıkları daha önemli. Örnek mi ?

    Geçen Hafta Time Dergisi’nde çıkan insansız uçaklar ile ilgili makale. Drones ile ilgili makaleyi ister Pentagon ile ilgili kitap özetinden önce, isterseniz sonra okuyunuz. Pentagon’u daha iyi anlamanıza büyük katkısı olacaktır. Türk Hava Kuvvetleri’nin 115 pilotunun istifa edip, sivil havacılık kurumlarına geçmiş olmasının önemini de zihninizde bir kez daha değerlendiriniz derim.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

     

     

  • 14 May

    Ödül – The Prize

    Daniel Yergin

    Bundan yıllar önce bir panelde “nurlar içinde yatsın” sevgili Üzeyir Garih ile birlikte konuşmacı idik.
    Üzeyir Bey Konuşması sırasında “Her kim Daniel Yergin’in PETROL isimli kitabını okumadı ise bu coğrafyada olan biteni algılayamaz” dedi.
    Sonra ilave ederek,
    “Yalnız haberiniz olsun kitap 500 sayfa” diye uyardı. Ben önümdeki mikrofonun açık olduğunu fark etmeden “Yok 997 sayfa dedim” Üzeyir bey durdu ve olamaz dedi. Sustum.

    Ertesi sabah aradı. The Prize (Ödül) aslında yazıldığı 1991 yılından beri güncelliğini koruyor ve petrol bu yüzyılın sonuna kadar dünyadaki tüm siyasi olayların temelindeki gerçek olmaya devam edecektir.
    Petrol deyince bazılarımızın aklına enerji ve akaryakıt ile sınırlı sığ bir dünya gelmekte. Oysa ki şu anda yaklaşık 250.000 (İki yüz elli bin) ürünün özünde ana ham madde olarak petrol yatmaktadır.
    Bu kitap için kritikler; “Petrol Endüstrisinin Kesin Tarihi“, “Petrol Endüstrisinin İncili” gibi tabirler kullanmış idiler. En azından hayli öğretici olduğu tartışılmaz.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

     

     

    By admin Politika
  • 11 May

    Amerika’nın Kurduğu Dünya

    Robert Kagan

    Robert Kagan’ı hem takdir eder, hem de kızarım. Fazla politik bir yazardır. Aşırı tedbirli muhasebecilere benzer, her zaman bir taraftan, diğer taraftan yaklaşımı içindedir. Kesin bir hüküm vermekten çekinir, sonuca ulaşmayı okura bırakır.

    “Amerika’nın Kurduğu Dünya” aslında tek kutuplu bu dünyanın (günahları ve sevapları ile) bir itirafnamesi olmasının ötesinde daha pek çok on yıllar bu konumunu sürdüreceğine akılcıl argümanlar ile yaklaşan bir kitap. İçeriğinde her yükselen ülke konusu geçtiğinde Türkiye’yi mutlaka zikretmesi de dikkatten kaçmamalı.

    Özet okumak zordur, zira özetlerken dikkat ettiğimiz birinci ve vazgeçilmez olgu, Kitabın ruhundan asla uzaklaşmadan maximumu verebilmektir. Bu da bazen aşırı bir konsantrasyon yaratır.
    Bazı dostlarım benim “bir saatte okursunuz, iki saatte biter” gibi ahkam kesmeme takılıyorlar. Ne kadar haklı olduklarını geçenlerde yakın dostumun gönderdiği bir kitap özetini okur iken anladım. Kitabı okumamıştım ve özeti ile ilk defa karşılaşıyor idim. 40 küsur sayfa özet 3 – 4 saat sürdü. Pek çok paragrafı anlamak için 2 kez okudum ve bir daha bu konuda yorum yapmamaya karar verdim.

    Amerika’yı Anlamak ve Tanımak serisinde sizlere son 9 ayda CIA, FBI ve Amerika’daki Yahudi lobisini verdik. Sırada petrol (enerji), arab lobisi ve Pentagon var. Kagan’ın kitabının tam ortaya rastlamasının nedeni ise bir kez daha dünyanın bugünü ve yakın geleceğinde en belirleyici rolü oynayan ülke ABD’dir ve olmaya devam edecektir tezinin altını çizmek.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

     

     

    By admin Politika
  • 10 May

    Düşmanlar – FBI Tarihi

    Tim Weiner

    Daha önce yazmış olduğum mektuplarımda hep şunu izaha çalıştım.
    “Dünya’nın düzeni Berlin Duvarı yıkıldığından beri tek kutupludur. Bu düzeni kuran ve yürüten ABD’dir. Bu daha uzunca bir sürede böyle devam edecektir. ABD’yi iyi tanımadan ve anlamadan ne dünyada ne de Türkiye’de neler olduğunu yeterince anlamak mümkün değildir.”

    “ABD’i anlamak için onun sisteminin omurgasını oluşturan unsurları iyi anlamak ve tanımak gerekir. Bunlar (Başkan ve Bakanları, Senato ve Parlamento dışında) Pentagon, CIA, FBI, Yahudi Lobisi (para), Arap Lobisi (Petrol), Merkez Bankaları Birliği diye giden bir seri kurumlar zinciridir.” Yargıya hiç değinmiyorum çünkü her şeye rağmen ABD güçlü bir şekilde ayakta kalabiliyor ise bunu büyük çapta yargının bağımsızlığına borçludur.

    Sizinle CIA ve Yahudi Lobisi ile ilgili iki değerli kitap özetini paylaşmış idim. Şimdi de FBI ile (yine CIA kitabının yazarı Tim Weiner’ın) “Enemies” FBI isimli kitabının özetini yolluyorum.
    Özetin dahi satır aralarında yukarıda bahsettiğim yargının bağımsızlığı ilkesinin neler pahasına korunduğunun pek çok örneğini göreceksiniz.

    Arap Lobisi ve Daniel Yergin’in “The Quest” Enerji ve Güvenlik kitapları ise sırada.
    Pentagon’a dair ise bir kaç yağcı Amerikalının yazdığı yönlendirme (Public Relation) kitabı dışında ciddi bir yayın bulamıyorum.
    Yardımcı olursanız sevinirim.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

     

     

  • 04 May

    İsrail Lobisi ve ABD Dış Politikası

    John J. Mearsheimer- Stephen M. Walt

    Daha önceleri birkaç kapak yazısında değindiğim gibi hepimiz ABD’nin bir süper güç olduğunu, halen “Dünya Ekonomik ve Stratejik” dengelerini tek başına yönettiğini ve bu gücünü sürdürebilmek için her yolu denemekte olduğunu biliyoruz.
    Bir taraftan; bunu daha ne kadar tek başına götürebileceğini değerlendirmeye çalışır iken, bir taraftan da; Türkiye ve yakın çevresinden başlamak üzere dünyada olup bitenleri daha iyi algılayabilmek için ABD’nin yönetişim ve etkileşim yapısının çok iyi bilinmesi gerektiğine inanıyorum.

    ABD yönetimini Pentagon, CIA, FBI üçgeni üzerine kurulmuş bir yapılanma içinde büyük sermaye dünyası, Yahudi Lobisi, Arap Sermayesi başta olmak üzere ve özellikle enerji (petrol), savunma sanayi, finansman çevrelerinin oluşturduğu güçlü lobiler tarafından yönlendirildiği artık tüm dünyanın malumudur.

    Sizlere geçen aylarda CIA ile ilgili çok değerli bir kitabın özetini sunmuş idim. Bu sefer de Chicago Üniversitesi’nden John J. Mearsheimer ve Harward Üniversitesi’nden Stephen M. Walt’ın kaleme aldıkları “İsrail Lobisi ve Amerikan Dış Politikası” isimli kitabın özetini sunuyorum. Tabii ki her ikisi de bu kitaptan sonra Yahudilerin hedefi haline geldiler.

    Sırada ise,
    1) CIA, Legacy of Ashes’in yazarı Tim Werner’in Enemies “A History Of The FBI”
    2) Ünlü “Petrol” isimli kitabın yazarı Daniel Yergin’in “The Prize” isimli kitabı
    3) Khalil Marrar’ın “The Arab Lobby and Us Foreign Policy” isimli kitabı ve
    4) Robert Kagan’ın “The World America Made” isimli kitapları var.

    Uzun yıllardır özet kitapları okuyan dostlarım hatırlayacaklardır. Ben yaz aylarında 3 ay elime almadığım başucumda biriken roman, seyahat, biyografi, şarap gibi hafif şeyler okurum.

    Bu yaz galiba mesai bitmeyecek. En iyi okurumuz, bitmeyen enerjisi ile en büyük ilham kaynağımız Sn. Süleyman Demirel lütfedip arayarak,

    1) Ian Bremmer’in “Every Nation For İtself”ini
    2) Gideon Rose ve Jonathan Tepperman’ın “The Clash Of Ideas”ını ve;
    3) Brzezinski’nin “Strategic Vision” isimli kitaplarını önerdiler.

    Tabii ki öncelikle bu kitaplar getirtilip okunacaktır. İtiraf edeyim Amazon.com’a ilk defa en yavaş teslim yöntemi ile ısmarlayacağım ki bir mazeretim olsun.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

  • 02 May

    CIA Tarihi -Özet 2-

    Tim Weiner

    Bir ay önce sitemize “CIA’nin Tarihi” isimli kitabın yarısını (ilk 3 bölümü) eklemiştim. Şimdide ikinci yarısını ekliyorum.
    Bu sayede 100 sayfaya yakın bir özeti iki taksitte sunmuş oluyorum.

    Birinci bölümü kaçırdı iseniz buradan okuyabilir, dinleyebilir ya da kaydedebilirsiniz.
    Bu arada bir konuyu sizler ile paylaşmadan geçemeyeceğim. Bu iki taksitte yollama fikrine sözünü esirgemeyen birkaç dostumdan ciddi eleştiriler geldi.
    Ez cümle derler ki; “İkiye değil, sekize de bölsen fayda yok. Okumayan yine okumayacaktır. Okuyan ise 100 sayfayı bir gecede okur.” Doğrusu bir yorum yapamıyorum.

    Ne dersiniz? Haklılar mı?

    Bu arada en yüreklendirici olay özet kitap sitemizin düzenli bir şekilde artan abone ve okuyucu sayısı.
    On yıl sonra da olsa göle çaldığımız mayadan çok sevindirici haberler var.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

  • 01 May

    CIA Tarihi -Özet 1-

    Tim Weiner

    5N + 1K
    KİM, NE, NEDEN, NEREDE, NE ZAMAN, NASIL.

    Hayatımızdaki önemli olayları yorumlamadan önce, mutlaka kendi kendimize yukarıdaki sualleri sormamız, araştırmamız ve ancak her birine anlamlı birer cevap bulabildikten sonra (sentezimizi yaparak) bir sonuca ulaşmamız gerekir. Bu da ancak sağlıklı bilgi ile mümkündür.

    Türkiye’de olan biten hiçbir şeyi, dünyadan soyutlayarak yorumlayamazsınız.
    Dünya’yı, Amerika’nın dış politikalarını algılamadan;

    Amerika’yı ekonomik gücünü oluşturan kartelleri algılamadan; bu kartelleri ise, onları korumak için kurulmuş olan düzenekleri algılamadan yorumlayamazsınız.

    Mali Sektör (banka, borsa, sigorta)
    Enerji Sektörü (özellikle petrol ve doğalgaz)
    Savunma Sanayi (özellikle silah)

    ABD için, bilardonun üçüncü topu olamaz. Nereye kadar gidip, nerede duracağı tesadüflere bırakılamaz. Koruyucu düzeneklerin başında Pentagon, FBI ve CIA gelir.

    Amerika’nın bir süredir diğer kurumlarını ve ülke olarak itibarını tekrar tesis edebilmek için gözden çıkarttığı CIA.
    Bu kitap 600 Sayfa. Yazarı güvenilir, anlattığı her şey zaten kamu oyuna mal olmuş olaylar.

    Türkiye’den hemen hemen hiç söz etmemesi hayra alamet değil. Olsa olsa kendisine bu bilgi akışını sağlayan güçlerin, Türkiye ile ilgili plan ve operasyonlarının henüz tamamlanmadığı ve ABD için çok önem arz ettiği anlamına gelir.
    Özet 100 sayfayı bulduğu için iki fasılda ekleyeceğim.

    Şimdilik 6 bölümden oluşan kitabın ilk 3 bölümü, önümüzdeki ay ikinci bölümünü yollayacağım.
    Ondan sonra da sırada Amerika’daki Yahudi Lobileri var.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

  • 30 Mar

    Gücün Geleceği

    Joseph S. NYE. Jr.

    Gücün Geleceği diye tercüme ettiğimiz (The Future of Power) yine epeyce uzun bir özet oldu.

    Özetleri bile okutmakta zorluk çektiğimiz pek çok kanaat önderi için tam bayram tatili arifesine denk getirmemiz hep bu sebepten. Bir uçak yolculuğu veya tatilde bir iki saatinizi lütfen ayırınız.

    Sevgili Mehmet Ali Bayar’ın değerli tavsiyesi üzerine 4 ay önce elime aldığım bir kitap. Çok güçlü bir mantığı var. Seveceksiniz.

    Bu özet ile birlikte pek çok özet kitap daimi okurumuzu e-mail ortamına aldık. Basılı yayın: bilgisayar ile çok barışık olmayan bir kısım okurlarımız için devam edecek.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

    By admin Futuroloji Politika
  • 29 Mar

    21. Yüzyıla Hazırlanmak

    Paul Kennedy

    18. yüzyılda Avrupa’da ortaya çıkan devrimci eğilimler ve hareketler, mevcut sistemlerin yapısal değişiklik ihtiyacını gidermekten ziyade, insanların daha iyi şartlara kavuşma arzusu doğrultusunda güç kazanmıştır. Bu durum Fransa’da 1789 ihtilalini getirmiş, İngiltere ve Çarlık Rusya’sında ise kanlı bir biçimde bastırılmıştır. Avrupa’daki bu gelişmelerin kökünde özellikle büyük şehirlere olan kırsal göç ve hızlı nüfus artışının olduğunu 18. yüzyıldaki bazı nüfus istatistiklerinden anlamak mümkündür.

    Tüm Avrupa nüfusu (Rusya dahil) 1650’de 100 milyon iken 1750’lerde 170 milyon ve 1800’lerde 200 milyonun üzerine çıkmıştır. Nüfustaki bu hızlı artışın temel nedenleri özellikle aşı tekniklerinin kullanımı ile ölüm oranlarının hızla düşmesi, beslenme yapısının gelişmesi ve kadınların daha genç evlenmeleridir. Bu artış mevcut kaynaklar üzerinde ağır bir baskı oluşturmuş ve bu durum Thomas Robert Malthus’un “Nüfus Üzerine Çalışmalar” adlı eserinde oldukça net bir şekilde şu ifadeye kavuşmuştur.

    “Nüfusun büyüme hızı, yeryüzündeki kaynakların insan kullanımına sunulması hızından fazladır”.

    Malthus pessimist bir yaklaşımla nüfus artışının, giderek toplu açlık ve yoksulluk, kitle hastalıkları ve toplu ölümlere neden olacağını bunun da toplumsal yapının yok olmasına neden olacağını ifade etmektedir. Oysa bir kısım optimist yazarlara (Godwin, Condorcet) göre, bazı şeylerdeki anlık kötüye gidiş, insan kalitesinin yükselmesi, bilgiye sahip olma ve bireysel üreticilik anlayışlarının gelişmesiyle yerini suçtan ve hastalıktan arınmış, daha eşit ve sağlıklı bir gidişata bırakacaktır.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

    By admin Felsefe Politika
1 2 3 4 5 6