Kişisel Gelişim

  • 19 Oca

    Madem O Kadar Zekisin Neden Mutlu Değilsin?

    Raj Raghunathan

    Değerli Dostlarım,

    Türk insanının yaşam memnuniyeti 2015 yılında % 56 iken 2016 yılında % 61’e yükselmiş.

    Kadınlarda bu oran 2015 yılında % 60,2 iken 2016 yılında % 64,5 ‘e, erkeklerde ise 2015‘te % 52,9 olan oran % 58,1’e yükselmiş.

    Norveç, Danimarka, İsviçre gibi ülkelerin başı çektiği dünya mutluluk endeksinde ise Türkiye 67. sırada.

    Son derece göreceli olan bu kavramı Hint asıllı bir Amerikalı olan Raj Raghunatan bir ders konusu olarak işliyor. Dersi de son derece popüler.

    2017 yılında yayınlanan kitabı “Madem O Kadar Zekisin Neden Mutlu Değilsin?”

    Kişisel Mutluluk alanında gelişebilmenin pek çok ipucunu veriyor.

    Ülkenin mutsuz insanları okusun ve bir nebze dahi olsa daha mutlu olmaya çalışsın diye zevk ile okuyacağınızı ümit ederim.

    En İçten Sevgi ve Saygılarımla

    Uğur Yüce

  • 05 Tem

    Kendini Değiştiren Beyin

    Dr. Norman Doidge

    Söz veriyorum, bir uzun süre daha beyin ile ilgili bir kitap, rapor, vs. paylaşmayacağım.

    Dr. Norman Doidge’in “Kendini Değiştiren Beyin” isimli kitabının özeti sitemizde olmazsa bir eksiklik olacak idi.
    Plastisite “değiştirilebilir, şekillendirilebilir, dönüştürülebilir” anlamında kullanılıyor. Ve beynimiz için çok uygun bir terim olduğu bilimsel olarak kanıtlanmış durumda.

    “Zihinsel bakımdan aktif bir yaşam süren insanların daha iyi beyin fonksiyonuna sahip olduklarını doğrulayan çok sayıda çalışma var” diyor yazar.
    Zihinsel olarak ne kadar çok aktiviteye katılırsak Alzheimer olma ya da bunama riskimiz o kadar azalıyor diyor. Bu bağlamda bütün aktiviteler eşit değildir. Bir müzik aleti çalmayı öğrenmek, masa oyunları oynamak, okumak gibi konsantrasyon gerektiren aktiviteler bunama riskini asgariye indirir diyor.

    Ayrıca bir bölümde de;
    Fasano, 89 yaşında Harvard’dan mezun oldu.
    İsrail’in İlk Başbakanı David Ben – Gurion klasikleri orijinallerinden okumak için 70 yaşından sonra Yunanca öğrendi.
    Mimar Frank Lloyd, Guggenheim Müzesini tasarladığında 90 yaşında idi.
    Benjamin Franklin 78 yaşında bifokal gözlüğü keşfetti.

    Plastisite; Bu sihirli kelimeyi hiçbir zaman unutmayın.
    Yeter ki değişim, dönüşüm ve yeniden şekillenmeniz hangi yaşta olursa olsun olumlu yönde olsun.

    En içten sevgi ve saygılarımla;
    Uğur Yüce

    Kitap hakkında daha fazla bilgi için: Pegasus Yayınları

     

     

  • 04 Tem

    Süper Beyin

    Dr. Deepak Chopra – Prof. Rudolph E. Tanzı

    Şimdi hepsi rahmetli olan aile büyüklerimiz “Aklımı Koru ya Rabbim” derdi.
    Ben çocukken bunun ne anlama geldiğini pek algılayamazdım. Neden başka bir yerimi değil de aklımı? Ayrıca zihin ile beynin aynı şey olmadığı gerçeği ile de henüz yüzleşmemiş idim. Tıpkı kalbimizle algılamak ile beynimizle algılamanın farklı şeyler olduğunu anlayamadığım gibi.

    İlerleyen yıllar, bunun sonucu oluşan birikimler, sürekli olarak her bir şeyi sorgulayan bir eğitim düzeyi, pek çok kişi gibi beni de sırrı tam olarak çözülemeyenleri daha çok merak etmeye sevk etti.
    Beyin bunlardan birisi.
    Özetkitap.com sitesine girip bir küçük araştırma yaparsanız konusal olarak en çok bu alanla ilgili kitaplara iltimas ettiğimi göreceksiniz.
    “Süper Beyin” bu alanda yazılmış kitapların en iyilerinden biri. Bu 35 sayfalık özet ile tatmin olmayan pek çoğunuzun kitabı satın alıp 342 sayfayı bir solukta okuyacağınızdan eminim.

    En içten sevgi ve saygılarımla;
    Uğur Yüce

    Kitap hakkında daha fazla bilgi için: Pegasus Yayınları

     

  • 17 Haz

    Odak-Mükemmelliğin Anahtarı

    Daniel Goleman

    Benim okuduklarım ile paylaştıklarım çoğu zamanlar (yaz ayları hariç) konusal olarak çok farklı değildir.

    Yazları nedense benim için abur cubur aylarıdır. Roman, uzun hikâye, biyografi vs.

    Bu yıl ilk kez (son dört yılda okuduğum ve şarap üzerine yazılmış 34 kitabı saymaz isek) paylaşılması pek mümkün gözükmeyen bir konuya merak sardım kâinat ve oluşumu.

    Büyük patlama öncesi ve sonrası Hawkins, Godunov Kardeşler, Taşkın Tuna, Michel Onfray vs. vs.

    Tek problemi bir miktar Fizik ve Matematik bilgisi olmaksızın takibi çok zor olması. Onun içinde nasıl paylaşabilirim sorusuna ciddi kafa yorup çözüm arıyorum.

    Bu arada insan beyni ve çalışması ile ilgili merakım hiç azalmadan devam ediyor. Her şeyin özü beynimizi verimli, daha verimli, daha daha verimli nasıl kullanırız da yatıyor.

    Daniel Goleman’ın bu kitabı beynimizin odaklanması üzerine yani nasıl daha rasyonel düşünmek ve karar vermek mümkün olabilir. Ve tabii ki artık kimsenin yadsımadığı 10.000 saat faktörü.

    Zevk ile bir solukta okumanız dileği ile.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

     

     

  • 10 Haz

    Derin Gerçek

    Gregg Braden

    Pek çok sevgili dostum daha sık özet göndermemi dilediklerini her vesile ile iletiyorlar.

    Buna engel iki tane önemli sorun var.
    1. Ben iş hayatında (fahri de olsa) son derece yoğun bir yük altında olduğum için zaman ayırmakta ciddi olarak zorlanıyorum.

    2. Okumuyor muyum? Okuyorum.
    Ama prensip itibari ile ideolojik, fanatik yayınları paylaşmayı sevmiyorum.

    Ben okuduğum 15 – 20 kitapta bir ancak bunu paylaşmam lazım duygusuna kapılıyorum. Bu kitabın hiç olmaz ise özetini ülkemin kanaat önderleri ve ülke geleceğinin tek teminatı olan gençler okumalı dediğim zaman ancak özetleme başlıyor.

    Son zamanlarda bu tür kitap bulmakta da zorlanıyorum.

    Üretkenliği ve paylaşım tevazuuna hayran kaldığım Sn. Halit Yıldırım’da olmasa halimiz harap. Bu arada bir hususu da belirtmeden geçemeyeceğim. Sizlerde bana hiç yardımcı olmuyorsunuz.

    Sevgili Ertuğrul Özkök, Taha Aksoy, Bülent Eczacıbaşı ve Bülent Zıhnalı (JR) dışında kitap öneren de yok.

    Gregg Braden hayat, dünyamız ve kâinatın yaradılışı konularında elimizdeki sınırlı bilimsel veriler ışığında olaylara bakan ve de dolayısı ile ezber bozan bir yazar.

    Keyif ile okumanızı diliyorum.

    En içten sevgi ve saygılarımla;
    Uğur Yüce

     

     

  • 08 Haz

    Hayat Bilgesi – Şu Hayatı Nasıl Yaşamalı

    Mümin Sekman

    Bundan 60 küsur yıl önce ben talebe iken, kompozisyon diye bir ders vardı.

    Temel Kuralları yaklaşık şöyle idi;

    1.İyi bir kompozisyon 3 kısımdan oluşur. Giriş, Gelişme ve Sonuç Bölümü
    2.Yazdığınız bir A4 kâğıdını geçmesin, yoksa hoca okumaz
    3.Sonuç bölümü çarpıcı olsun. Çünkü hocalar sadece son bölümü okurlar.
    4.Mümkünse anlamlı bir deyiş veya atasözü ile başla. İlk intiba çok önemlidir.
    5.Sözlü bir kompozisyonda ise 20 dakikayı geçme, dinleyicinin dikkati 20 dakikadan sonra dağılır. vs.. vs.. vs..

    60 yılda çok şeyler değişti.

    İnsanların sabrı, konsantrasyon süreleri, öğrenme paternleri artık eskisi gibi değil. Şimdilerde “Ne söyleyecek isen ilk cümlende söyle, yoksa seni takip etmeye bilirler ” diyoruz.

    Hap yap, tek cümlede yuttur.

    Yeni nesil, TV ve bilgisayar nesli. Reklamlar ve zamana karşı oynanan oyunlar sonucu azami sabrın süresi 90 saniye.

    Sn. Mümin Sekman çok güzel bir çalışma yapmış. Tam çağın gerçeklerine uygun.

    Bilhassa ana hedefim olan binlerce genç okura sesleniyorum. Bunu da okumaz iseniz ne okuyacaksınız?

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

    Kitap hakkında daha fazla bilgi için: Mümin Sekman

     

     

  • 07 Haz

    Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı

    Stephen R. Covey

    Sık sık eleştiriler alıyorum. Bu beni çok mutlu ediyor. Demek ki ilgi var. Demek ki okunuyor. Bu gün iki eleştiriye bir miktar açıklık getireceğim. Birincisi akademik, ikincisi hukuki; İki özet öncesi tam seçimlerden önce “Bu da geçer yahu” yazmıştım.

    Pek çok dostum; “Bu da geçer Ya Hû” olacak diye itiraz ettiler. Haklılar, öyle kullanımı çok yaygın ama; Rumca’da başlayan, “Kafto Ta Perasi” olan Selçuklular’da Farslaşıp “İn Niz Begzered” e dönen bu deyim, özünde ulu tanrıya değil, kişinin kendi kendine söylediği bir söz.

    İkinci eleştiri, benim zaman zaman özetler için büyük desteğini aldığım çok değerli dostları referans göstermemem ile ilgili.

    Dostlarım, Türkiye’de mevcut bir telif yasası var. Bazı hukukçulara göre benim bu yaptığım suç. Cezası da 3 yıl hapis. Şimdiye kadar Türkiye’de iki yayın evinden mahkeme tehdidi aldım. Şahsım için hiç umurumda değil, ama kimseyi de riske atmaya hakkım yok. Ben kendilerine sizler adına binlerce kere teşekkür ediyorum. Merak etmeyin.

    3. alternatifi yolladığım birkaç günü takiben ilginç bir şeyle karşılaştım. Covey’in başyapıtı olan, 20 yıl önce yazılmış 24 milyon satmış. 30 dile tercüme edilmiş. “Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı” isimli kitabını pek çok kişi duymamış bile. Bunun bir kısmının yaşı tutmuyor, gerisi de zaten okuma özürlü.

    20 yıl sonra sizlere (Bir değerli kişinin izni ile) bu kitabın özetini yolluyorum.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

     

     

  • 01 Haz

    Hızlı Düşünmek – Yavaş Düşünmek

    Daniel Kahneman

    Hiç olmazsa özetleri okutabilmek için Ne Yapsam?

    Bonus’çularla veya Miles & Miles ile anlaşıp ekstra puan mı dağıtsam? Bir benzin satıcı firma ile anlaşıp %5 iskontomu vaat etsem? Biliyor musunuz ki özetlerin %80’ini yolladığım kişiler açmadan çöpe atıyorlar. (Neyse)

    Biz yine de kalan sağlara yönelelim. Bu kez iki kitabının özetini paylaşıyoruz.

    INCOGNITO / Beynin Gizli Hayatı ( David M. Eagleman)
    THINKING, FAST AND SLOW / Hızlı Düşünmek –Yavaş Düşünmek (Daniel Kahneman)

    Hepimiz artık biliyoruz ki beynimizin sırları henüz çözülmüş değil, ama bugüne kadar yürütülen pek çok bilimsel çalışma sayesinde artık üzerinde tereddüt edilemeyecek bazı gerçekler oluştukça hiç olmazsa beynimizi daha rasyonel ve daha verimli kullanmanın yolları da belirginleşiyor.
    MESELA: Siz normal olarak bir dakikada (aynı algılama yüzdesi ile) 250 kelime okuyorsunuz ben ise 800 ila 1000 kelime okuyorum. Bu yetiye uzun yıllar önce gözümle değil, beynim ile gördüğümü anladığım zaman kavuştum.
    MESELA: Beynin çalışma sistematiğini öğrendikçe “Dilim dilim etti beni dil’im” veya “Laflar benim ağzımda iken benim esirimdir, ağzımdan çıktığı zaman ben o lafların esiriyim” veya “Önce 10’a kadar say sonra konuş” gibi pek çok deyim ve atasözünün anlamını daha iyi anlar oldum.

    En içten sevgi ve saygılarımla,
    Uğur Yüce

    Kitap hakkında ayrıntılı bilgi için: Varlık Yayınları

     

     

  • 15 Şub

    Sıradışı İnsanlar

    Malcolm Gladwell

    Size daha önce (God is Back’in kapak yazısında) Outlier’in sırada olduğunu bildirmiş idim. Üstelik yanlışlık ile Outliner yazmışım. O kadar çok uyarı aldım ki buda beni mutlu etti. Demek ki yalnız özetler değil kapak yazımda okunuyormuş.

    Blink’ten sonra Outlier’i özetle göndermek farz olmuş idi. Aksi takdirde sadece Blink’i okumak (bazı insanların doğaüstü güçleri olduğu gibi) bir yanlış algılamaya sebebiyet verebilir idi. Outlier bize aslında hiçbir şeyin tesadüf olmadığını ve her olağan üstü başarının arkasında mantıksal bir açıklamayı sağlayacak mutlu rastlantılar ve bilhassa yoğun bir çalışmanın yattığını mükemmel anlatıyor.

    Eski Milli futbolcu GS’lı Metin Oktay benim yakın arkadaşımdı. Mesleğinin ilk yıllarında Metin (herkes antrenmanını bitirip soyunma odasına gittiğinde) sahada kalır ve en az 1 saat tek başına şut atma antrenmanı yapar idi.

    Duvara çizdiğimiz büyükçe bir dairenin 15 – 20 metre önünde ve sırtı duvara dönük olarak durur bizim sağından ve solundan havaya attığımız toplara dönerek vole vurur ve topu o dairenin içine çarptırmaya çalışır idi.

    Metin Oktay veya İdil Biret ama mutlaka 10.000 saat.

    Zevkle okuyacağınıza eminim.

    En içten Sevgi ve Saygılarımla

1 2 3